Koçak Farma İlaç'ın CEO'su Dr.Hakan Koçak, biyoteknolojik ilaçların başarısı ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
''Tedavi seçenekleriyle yeni bir dönemi açan biyoteknolojik ilaçların kullanımı gittikçe yaygınlaşmaktadır. Bugün, diyabet, kanser, kalp hastalıkları, romatoid artrit gibi birçok hastalığın tedavisinde yeni geliştirilen biyoteknolojik ilaçların konvansiyonel formülasyonlarının yerini aldıkları ve kullanımının giderek yaygınlaştığı görülmektedir.
Ancak biyoteknolojik ürünler, üretim ve geliştirme maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle pahalı ürünlerdir. Ülkemizde biyobenzer ürünlerin üretimi sınırlıdır. Biyoteknolojik ürünlerin büyük bir kısmı ithal edilmektedir. Biyoteknolojik ilaçların tedavideki ağırlığının artışı ile birlikte ithalata dayalı bir biyoteknolojik ilaç tedarik modeli Türkiye için sürdürülebilir gözükmemektedir.
Bu nedenle, Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisi arasında yer almasını öngören 2023 hedefleri bağlamında Türkiye İlaç Endüstrisinin ileri teknoloji düzeyinde yapısal transformasyonu gerçekleştirerek katma değeri yüksek inovatif ürünler üretecek hale dönüştürülmesi için yerli-milli biyoteknolojik ilaç vazgeçilmezdir. Bu yapısal değişiklik ilaçta ithalata bağlılığı ortadan kaldıracak ihracatla ekonomik büyümenin itici gücü olacaktır.
Koçak Farma bu düşüncelerle Çerkezköy Organize Sanayi bölgesinde toplam 1.100.000.000 TL serbest yatırım teşviki kapsamında Biyoteknolojik İlaç üretim tesislerini ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından Akredite Ar-Ge merkezini kurmuştur. Ar-Ge merkezinde 70 uzman ve bilim insanı rekombinant DNA teknolojisi yöntemiyle analog insulinleri, monoklonal antikorlar (mAb), bakteriyel ve viral aşılar üretilecektir.
''İki projemiz tamamlanarak ürünler pazara sunulmuştur.''
Bunlardan birincisi Türkiye’nin ilk yerli biyobenzer ürünü olan “Enoksaparin sodyum” etken maddeli kullanıma hazır şırınga formundaki ilacımız 2012 yılında piyasaya verilmiştir. Daha önce ülkemizin ihtiyacının tamamı ithal referans ürünle karşılanmaktaydı. Halen ürünümüz referans ürünle birlikte yarı yarıya pazar payına sahiptir. “Enoksaparin sodyum” yerli biyobenzer ilaçlarımızın tıbbın hizmetine sunulması ile ithalat azalmış, ilaç fiyatı düşmüş ve kamu maliyeti büyük ölçüde tasarruf imkanına kavuşmuştur.
İkinci ürünümüz “İnsülin Glarjin” etken maddeli Türkiye’nin ilk biyobenzer insülin ilacıdır. 2017 yılının başında piyasaya verilmiştir. İnsülin ilacı diyabet hastalığının tedavisinde temel ilaçtır. Türkiye’de 12 milyon civarında diyabet hastası vardır. “İnsülin Glarjin” tıbbın hizmetine sunulana kadar, 288 milyon liraya ulaşan İnsülin Glarjin pazarı tamamen ithalatla karşılanmaktaydı. İnsülin ilacının yerli üretimi, Türkiye’nin biyoteknolojide global bir başarısıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundaki “Yerli malı kullanma” gerekliliği, büyümesi engellenmeye çalışılan Türkiye ekonomisinin bugün içinde bulunduğu koşullarda da geçerliliğini koruduğundan yerli biyoteknolojik ilaca alım garantisi teşviki yasal zemine kavuşturulmalıdır.
https://www.medimagazin.com.tr/guncel/genel/tr-turkiyenin-biyoteknolojik-ilacta-yeni-basarisi-11-681-74568.html